3 Mart 2014 Pazartesi

Kral değilse bile o bir prens: Neymar

Neymar'ın Kısaca Hayatı



Konfederasyon Kupası’nda gösterdiği performansla adı, Messi ve Ronaldo’yla anılan Neymar, o seviyeye çıkmayı başaracak mı, yoksa ‘Yeni Pele’ler mezarlığında mı yer alacak? İşte Neymar’ın hayatı!



İki-üç senedir, büyülü bir laf gibi, adı sürekli kulağımıza fısıldanıyor Neymar’ın. Bir Dali tablosu içinde sırıtmayacak absürtlükteki saç şekilleri, bir Led Zeppelin şarkısı kadar coşkulu deparları ve bir Tarkovski filminin içindeymiş gibi ağır çekimde bile attığı çalımlarıyla, inandırıcı bir büyücülüğü var Neymar’ın. Ama biliyorsunuz ki, herkes büyüye inanmaz ve ardında bir numara olduğunu düşünür.

Şu sıralarda Joga Bonito’nun (Güzel Oyun); yani “Netice değil, hatice” diyen futbolseverlerin vatanı Brezilya’da artık gelmiş geçmiş en iyi oyuncular sayılırken; Pele, Zico ve Ronaldo gibi efsanelerin yanına 21 yaşındaki Neymar’ın da ismi ekleniyor.“Ronaldo’yu geçecek bu çocuk”, “Messi’den bile iyi olacak” deniyor.
En düşük beklenti, en azından Messi ve Ronaldo’ya yakın seviyelere çıkarak, “Hangisi daha iyi?” tartışmalarına bir üçüncü şık olması. Pele’ye göre, şu anda bile dünyanın en iyi futbolcusu... Ama Neymar o kadar da uçmuyor, “İleride en iyi olabilirim tabii” diyor, “Ama Messi şu an herkesin üzerinde. Yanına yaklaşabilecek biri yok.”

Beklentiler bu kadar büyük olunca,‘büyüye inanmayanlar’ üç senedir kulaklarına fısıldanan Neymar’ın potansiyelini sorguluyorlar. Beş-altı ay öncesine kadar fizik yapısının benzerliğini ve “Robinho idolümdür” açıklamasının da etkisiyle “En fazla Robinho (Pele’nin veliahtları çöplüğünden bir isim) olabilir” diyenler çoğunluktaydı. (Ben de bunlardan biriydim.)

57 MİLYON EUROLUK ADAM!

Fakat sezon başlamadan önce Barcelona, Neymar’ı Santos’tan satın aldı. Hem de tam 57 milyon euro vererek. Daha sonraysa Neymar’ın Konfederasyon Kupası’ndaki harika performansı geldi. Genç yıldız İspanya ile oynayan finalde öyle bir futbol oynadı ki, kendisine güvenmeyen birçok kişinin pişman olduğunu varsayabiliriz.

Bu şüphelerin en büyük kaynağı Avrupa’da oynamıyor oluşuydu aslında. Yoksa Güney Amerika’nın çeşitli turnuvalarında hep iyi performanslar gösterdi Neymar. Seri çalımları, hızlı koşuları ve üstün tekniğiyle dikkat çekti.

15 yaşından bu yana hep gözde olan Neymar’ın en büyük akıl hocası, kendiyle aynı adı taşıyan babası. Küçük Neymar futbola başladığından beri Büyük Neymar’dan tavsiyeler alıyor. Birçok Brezilyalı gibi, o da yeteneklerini sokak aralarında ve kumsallarda topla haşır neşir olarak edindi.

14’ÜNDEYKEN REAL MADRİD İSTEDİ

Santos altyapısına girdiğinde yeteneklerinin görülmesi hiç de yavaş olmadı. Daha 14 yaşındayken Real Madrid sözleşme imzalaması için onu İspanya’ya davet etti. Neymar denemeleri geçmesine rağmen, uyanık davranan Santos, sözleşmesini özel bir maddeden yararlanarak uzattı.

2009 yılında, 17 yaşında olmasına rağmen Santos A Takımı ile maça çıktı. 2010 yılında Premier Lig takımları peşindeydi. West Ham 12 milyon pound ardından da Chelsea 20 milyon poundun üzerine çıktılarsa da Santos’u ikna edemediler. Neymar yaşının genç olduğunu biliyordu. “Avrupa’da oynamak hayalim ama…” diyerek boynunu büküyordu mikrofonlar uzatıldığında ve ekliyordu ciddiyetle; “Şu anda sadece Santos’a odaklandım.”

TEKNİK DİREKTÖR BİLE YEDİ!

İki iyi sezonun ardından artan ‘dünyanın en iyisi olacak’ baskısıyla problemler gün yüzüne çıktı. Brezilya medyası tarafından sıkça ‘kendini yere atmak’la itham edildi. Hocası penaltıyı başka bir oyuncuya attırınca, penaltıda kaleye arkasını dönüp hocasını protesto etti. Kaptanı eski Fenerbahçeli Edu ile kavga etti. Hakemlerle ağız dalaşına da girdi. “Neler oluyor bu çocuğa yahu?” diyordu herkes…

Teknik Direktör Dorival Junior onu kadro dışı bıraktı. Peki ya, başkan teknik direktörün ricalarını geri çevirince, kabak kimin başına patladı dersiniz? Santos altın yumurtalayacak tavuğu kesmemeyi tercih etti. Dorival’la yollar ayrıldı.

19 yaşında, ilk teknik adamını yedi, genç Neymar.

Neden baskı altında olduğu çabuk öğrenildi. Gayri meşru bir çocuğu vardı. Neymar sonunda çocuğun bakımını üstlenirken, annesinin kim olduğunu da açıklamadı. “İlk başta böyle bir şey olduğunu duyduğumda ağlamıştım” diyor, “Çok korkmuştum, ama daha sonra neşelendim. Bu benim sorumluluğum, şu an onunla ilgilenmekten çok mutluyum. 2,8 kiloluk neşe kaynağım o…”

EN ZENGİN YEDİNCİ FUTBOLCU

Yükü üstünden atan Neymar kısa sürede kendini toparladı ve 2011 sezonunda Güney Amerika’da Yılın Futbolcusu seçildi. 2012’nin şubat ayında profesyonel kariyerindeki 100. golünü, daha 20 yaşındayken kaydetti.

2010 yılından beri giydiği Brezilya A Milli Takımı formasıylaysa 39 maçta 24 golü var.
France Football’ın haberine göre dünyanın en zengin yedinci futbolcusu. Yıllık kazancı 14 milyon euro ila 20 milyon euro arasında değişiyor.

Şubat ayında Time’a kapak oldu…Pele bile, bu şerefe erişememişti.
16 yaşından beri sponsorların ilgisi devam ediyor ve katlanarak artıyor.

‘YENİ PELE’LER MEZARLIĞINA MI?

Brezilya basını her ne kadar Neymar’ı ‘Yeni Pele’ ilan etmiş olsa da, Neymar saha içinde coşkulu, saha dışındaysa temkinli adımlarla ilerlemeye çalışıyor.
Şimdi Neymar’ın önünde iki yol var.

Ya kendini Barcelona’nın mükemmel sisteminin içine bırakarak, daha da büyüyecek, bencil bulunan stilini toparlayacak ve hatalarını tekrarlamayacak ya da takım takım gezen bir Robinho’ya dönüşecek. Son performansı ve gün geçtikçe akıllanan mental yapısına bakarsak; ilkinin olma ihtimalinin daha da yükseldiği ortada…

O, şu an futbolun kralı değil belki...

O unvan hâlâ Messi’de, ama Neymar şu an futbolun kralı değilse de prensi!

* 7 Temmuz 2013 tarihinde, Akşam Pazar'da yayımlanımıştır.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder