4 Mart 2014 Salı

Futbol Ve Futbolu İnceleme Üzerine

Üreten aktörler: Oyuna katılma

Oyuna katılma birkaç türde olur. Örneğin, insanlar oyuna oyuncu olarak,
oyunu yönetici olarak, saha kenarındaki kadro olarak, seyirci olarak, güvenliği
sağlayıcı olarak ve satıcı olarak katılırlar. Bu katılma türleri ve koşullarının
oluşumu, gelişmesi ve belli bir zaman ve yerdeki durumunun incelenmesi
araştırılması gereken yanlardan biridir.
Oyuna katılma, katılmanın tarihsel koşulları ve sonuçlarıyla ilgili
araştırma da kaçınılmaz olarak oyunun toplumsal doğası bağlamında oyuncu
ve izleyici olmanın doğasını ve bundaki değişmeleri incelemeyi gerektirir.
Örneğin, Tsu Chu oyununu imparator dahil diğer ileri gelenler de seyretmekte
ve oynamaktadır. Bunu oynayan oyuncular yetişmektedir. Kadınlar arasında
da yaygınlaşmıştır. Genel halk da yaygın olarak oynamıştır. Bu nedenle, bir
seyirci futbolu karakterini de taşımaktadır ve bu bağlamda bilinmesi gereken
“seyirci için” bu oyunun, klasik bilinç yönetimi açıklaması olan “eğlence ve
boş zamanını geçirme” anlatısı ötesinde, anlamının ne olduğunun açıklanması
gerekir. Aynı açıklama gereksinimi “oyuncu” için de gereklidir: kimin neden
oyuncu olduğu veya olamadığı, oyuncu olmanın anlam ve sonuçlarının da
incelenmesi gerekir. Elbette, 5000 yıl öncesindeki bir oyunla ilgili olarak bu
sorulara yanıt oldukça zordur; fakat araştırmaların bu çerçeveden hareket
etmesi, bu zorunluluklara rağmen açıklanması gerekenlerin açıklanmasına
önemli katkıda bulunur. Çin’de, oyuncu ve seyircinin anlamı, aşağıdaki örnek
açıklamalardan da anlaşılacağı gibi, oyunun toplumdaki egemen karakterine
göre, (örneğin, Mısır ve Meksika’da) ciddi şekilde farklı olacaktır.
Azteklerde, oyuncular, oyuncuya özgü giysiler, özellikle koruyucu
helmet, kemer, diz ve dirsek koruyucuları ve eldivenler giyiyorlardı, çünkü
ağır lastik top nedeniyle sakatlanıyordu. Ayrıca, maç sırasında kullanıp
kullanmadıkları bilinmeyen ağır taş ekipmanlar takıyorlardı. Meksika’da
(Aztekler’de), maçın sonunda, oyunu kaybeden takımın kaptanının başı
merasimle din adamı tarafından kesiliyordu. Kazanan bir savaş kazanmış gibi
onurlandırılıyordu. Yunanlılar da m.ö. 2000lerde Episkyros adını verdikleri
ayakla vurma ve elle atma oyununu geliştirdiler. Oyun öncelikle erkekler (ve
kadınlar) tarafından çıplak oynanıyordu. İtalya’da Calcio oyunu, başlangıçta
zengin aristokratların oynadığı üst sınıfa ait bir oyundu. Dolayısıyla, oyun
gücün kendini kendine anlatısının ifadelerinden biriydi (Italia Calcio, t.y.).
18 İrfan Erdoğan
17. yüzyılda İngiltere'de futbol tam anlamıyla "gözde" olmuş; kralların
dahi halkı ve soyluları bu oyunu oynamaya teşvik ettikleri görülmüştür. Bu
çığırı açan hükümdar ise Kral II. Charles olmuştu.
19. yüzyılın ikinci yarısından sonra, özellikle İngiltere’den başlayarak,
dünyada önce amatör futbol işçi sınıfı gençleri arasında yaygınlaştı. Futbol
işci sınıfı gençlerinin oynadığı ve işçi sınıfının insanlarının seyrettiği ve bahis
oynadığı bir futbol dalı oldu.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder